Perşembe, Kasım 30, 2006

Patlıcan Kebabı


Patlıcan kebabını yemek için sabırsız davrandığımızdan tek kare resimini çekebildim. Dayanamadığım ender yemeklerdendir. Yapımı da çok kolay aynı zamanda. Buralarda patlıcan kebabı misafiriniz için yapılabilecek en güzel yemeklerdendir. Ağırlığı vardır yani. Her semtte bir kaç tane taş fırın vardır ve lahmacun, tepsi yemekleri hep orada pişirilir. Taş fırından gelen yemeğin tadı da başkadır. Yanında da incecik açılarak yapılmış pide ekmek harika olur. Ben hiç ev fırınımda denemedim ama denemeye değer. Hatta mangalda da yapıp, bir tepsiye yerleştirip, tepsinin de üzerini sıkıca kapatarak buğulanmasını bekleyebiliriz. Bu şekilde de güzel olur. Ama benim favorim fırında pişen.
Malzemelerin miktarını size bırakıyorum ama karabiber oranını yüksek tutmanızı tavsiye ederim.
Malzemeler:(isteğe göre)
  • Kebaplık patlıcan(ince uzun olanlardan)
  • Orta yağlı kuzu kıyma
  • Bol karabiber
  • Tuz
  • Domates-Yeşilbiber

Yapılışı:

  • Patlıcanlar resimde gördüğünüz uzunlukta dilimlenir. Ve tuzlu suda biraz bekletilir.
  • Orta yağlı kıyma, tuz ve karabiber ile iyice yoğurulur.
  • Kıymadan ceviz büyüklüğünde parçalar kopartarak bir patlıcan bir et şeklide tepsinize dizin. Elinizi ıslatarak yaparsanız et elinize yapışmaz.
  • Üzerine domates ve biberinizi koyduktan sonra tuz ve karabiber ekleyip, yarım çay bardağı kadar da su koyuyoruz. Bu şekilde fırına gönderiyoruz.
  • Bildiğim kadarı ile fırında domates ve biberler ayrı pişiriliyormuş ve pişmeye yakın patlıcanların üzerine tekrar koyuyorlarmış. Evde de aynısı yapılabilir. Çünkü patlıcanlar pişene kadar biberlerin yanma olasılığı var.

Yapar da beğenirseniz afiyet olsun.

Pazartesi, Kasım 27, 2006

Kıvrımlı Tart

Siteye tatlı olarak pek bir şey eklemediğimi farkettim. Oysaki evde yenmeyi bekleyen pasta ve kurabiye muhakkak vardır. Bir kaç ay önce yabancı bir siteden almıştım bu tarifi. Asıl tarifte "blueberries" vardı. Ben vişne ile denemek istemiştim o zamanlar. Evde de vişne olmayınca var olan malzemelerden yapayım dedim. 2 ad. muz yetmecekti bir de elma koyarsam iç malzemeyi hazırlayabilirim dedim. Daha önce de Burcu hanımın muzlu tartı tereyağ ile pişirdiğini görmüştüm. Ben de muz ve elmayı tereyağ ile pişirdim. Harika bir sonuç aldım. Şiddetle tavsiye ediyorum.

Hamuru İçin Gerekenler:

  • 500 gr un

  • 60 gr şeker

  • 80 gr margarin oda yumuşaklığında(su oranı düşük örn: Hüner)

  • 160 ml süt

  • 2 çay kaşığı kabartma tozu(üzerini bıçakla düzenleyerek)

  • 1/2 çay kaşığı tuz

  • 1/2 çay kaşığı limon kabuğu rendesi

İç Malzemesi:

  • 2 ad. Muz

  • 1 ad. elma

  • 1 tatlı kaşığı tarçın

  • 1 su bardağı ceviz

  • 2 yemek kaşığı tereyağ

  • 3-4 yemek kaşığı şeker

Üzerine yağ ve şeker


Yapılışı :

  • 175 C dereceye fırınımızı ayarlayalım.

  • Hamur yoğurma kabımıza margarini ve şekeri koyup iyice karıştırıyoruz. Arkasından sütü, kabartma tozunu, tuzu ve limon kabuğu rendemizi koyuyoruz ve homojen bir karışım elde ediyoruz.

  • Unu ise en son eleyerek ilave edelim. Ve yumuşak bir hamur elde edelim. 10 dk. kadar dinlenmeye bırakalım.

  • Hamur dinlenirken diğer taraftan muzlarımızı halka halka doğrayalım. Elmalarımızı ince ince doğrayalım.

  • Bir tavada terayağ ve şeker 1-2 dk. kadar pişir ve arkasından doğradığımız meyveleri ekleyip. 5 dk. kadar alt üst ederek pişirelim.

  • Tarcın ve küçük küçük doğradığımız cevizi ilave edip ocağın altını kapatalım.

  • Merdane ile hamurumuzu 30 cm çapında yuvarlakça açalım.

  • Fırın tepsisine yağlı kağıt serin. Açtığınız hamuru merdaneye sararak yağlı kağıdın üzerine serin, ortasına harcımızı koyunve resimdeki gibi şekil verin.

  • Fırına koymadan önce hamuru erimiş margarin ya da tereyağ ile yağlayın ve üzerine şeker atın. Fındık da ekleyebilirsiniz. Ben malesef şekeri sonradan serpiştirdim. Pişerken konulması daha güzel bir görüntü sağlayacaktır.

  • Benim fırınım fanlı olduğundan 35-40 dk kadar pişirdim.



Hamurun inceliğini görmeniz için yan görünüşünün de resmini ekliyorum.

Pişerken yayılan tereyağ ve muz karışımı kokuya bayıldım. Hamuru ise ağızda dağılan bir yapıya sahip. Beğeneceğinizi tahmin ediyorum.

Sevgiler.

Cumartesi, Kasım 25, 2006

Zeytinyağlı ve Antep Fıstıklı Dolma


Benim kaç zamandır canım çekiyordu fakat yapmaya cesaret edemiyordum. Hiç yapmamıştım zeytinyağlı dolma. İlk eltim Pelin ablada yemiştim ve dün akşam misafirimdi kendisi. E bu fırsat kaçmaz dedim ve başladık hummalı bir çalışmaya. Antep fıstığı, nar ekşisi ve baharatlar özellikle de kuru nane dolmaya ayrı bir lezzet katıyor. Bildiğiniz dolmalardan farklı anlayacağınız.
Ben biraz fazla yaptım dolmayı. Misafirden sonra bir iki gün yemek için kalsın istedim. Siz malzemeleri kendinize göre ayarlarsınız.
Malzemeler:
  • Yarım kilo pirinç
  • 60 ad kuru patlıcan, 20 ad. kuru biber
  • 2,5 su bardağı zeytinyağı
  • 1 su bardağı kabukları soyulmuş Antep fıstığı
  • 2/3 çay bardağı nar ekşisi
  • 4 büyük boy soğan
  • 2 büyük baş sarımsak
  • 2 yemek kaşışı karabiber
  • 3 yemek kaşığı nane
  • 1 yemek kaşığı kırmızı biber
  • 2-3 yemek kaşığı salça(domates ve biber karışımı)
  • Tuz, 1 çay kaşığı limontuzu

Yapılışı:

  • Patlıcanları derin bir tencerede üzerine sıcak su koyarak 10-15 dakika kaynatın. Tırnağınız geçecek kadar yumuşadığında suyunu süzerek alın. Arkasından aynı suya biberleri atın ve ocağı 1 dk sonra kapatın. Biberlerin kaynatılmasına gerek yok. Sıcak suda kalması yeterli.
  • Şimdi iç malzemeyi hazırlayalım. Genişce bir tencereye soğanı ve sarımsağı ince ince doğrayıp zeytin yağı ile birlikte pişiriyoruz. Soğanlar diriliğini kaybede kadar pişirelim.
  • Salça, nar ekşisi, nane, karabiber, kırmızıbiber, limontuzu ve tuzu ekledikten sonra iyice karıştırıyoruz.
  • Malzemeler birbirini alınca yıkadığımız pirinci de ilave edip tekrar karıştırıyoruz. Ve 1,5 ya da 2 su bardağı su ilave edip pirinçler suyunu çekene kadar pişiriyoruz.
  • En son da bir cezvede kaynatarak kabuklarını soyduğumuz fıstıkları ilave ediyoruz.
  • Patlıcan ve biberleri tatlı kaşığı yardımı ile içlerini doldurup tencereye yatay şekilde yerleştiriyoruz.
  • Bu işlem bittikten sonra dolmaların üzerine "sarma taşı" konulur. Amaç ise dolmalar kaynarken patlıcanların ağız kısımlarının açılıp pirinçlerin dışarıya çıkmasını engellemek. Siz ağır bir tabak da koyabilirsiniz.
  • Ve dolmaların üzerini iki parmak geçecek kadar sıcak su koyup, tuz ilave edelim.1 saat kadar orta hararetli ateşde pişirelim.

Umarım yaparsınız ve beğenirsiniz.

Mutlu ve huzurlu günler diliyorum hepinize.

Salı, Kasım 21, 2006

Türlü


Hem sağlıklı hem de lezzetli bir yemek. Aynı zamanda dolapta arta kalan sebzelerinizi değerlendirebileceğiniz bir yemek. Bu nedenle de adı Türlü. Buradaki tüm malzemelerin olması şart değil. Ya da sevdiğiniz farklı bir sebze de ekleyebilirsiniz. Tabi pişme sırasına göre koymak gerekir.

Malzemeler:
  • 250 gr kuşbaşı et
  • 2 patlıcan
  • 2 kabak
  • 2 patates
  • 200 gr yeşil fasülye
  • 2 domates
  • 2 yeşil biber
  • Yeteri kadar nohut
  • 4-5 diş sarımsak
  • 2 yemek kaşığı salça(domates ve biber karışımı)
  • Tuz, karabiber, kırmızıbiber
  • Üzerine yağ ve nane

Yapılışı:

  • Bu yemek için düdüklü tencerenizi kullanmanızı tavsiye ederim. Yağ ve su ile etimizi kavuralım ve üzerine soğanımızı atıp bir miktar çevirelim.
  • Bu karışıma salçamızı da ilave edip karıştırdıktan sonra nohutumuzu ve yeşil fasülyemizi içine atıp yeteri kadar kaynamış su ilave ediyoruz. Tuz, karabiber, kırmızıbiber ekleyip ağzını kapatıp pişmesini bekleyelim.
  • Diğer taraftan kabak, patlıcan, patetes, sarımsak, domates ve biberi temizleyip doğrayalım.
  • Et, nohut fasülye piştikten sonra diğer sebzeleri atıyoruz ve tenceremizin kapağını kapatıp pişmesini bekliyoruz.
  • Son olarak da üzerine yağı kızdırıp nane ilave ediyoruz ve yemeğin üzerine döküyoruz.

İşte yemeğimiz hazır. Yanına da tereyağlı güzel bir bulgur pilavı çok yakışmıştı. Denerseniz afiyet olsun.

Sevgilerimle...

Cuma, Kasım 17, 2006

Simit Kebabı

Fotoğraf çekme konusunda oldukça kabiliyetsizim sanırım. Bu resim de facia.
Yemeğimiz yine Antep yöresine ait bir kebap çeşidi. Çocuklar için güzel bir yemek bence. Çünkü Utku severek yedi. Pilav, salata, çorba ve simit kebabı güzel bir akşam yemeği menüsüydü bizim için. İş dönüşü Utku ile birlikte ancak bu kadar yapabildik.
Simit Kebabını sabahleyin hazırlayıp gitmiştim. Çok kolay oldu benim için. Mangalda yapmak yerine tost makinesinde yaptım. Oldukça da güzel oldu. Mangalda yapmak isterdim ama heryer toz duman olacak diye yeltenmedim açıkcası. Yoksa mangalda pişirilmiş domates ve biber ile harika olacakdı. Sizin fırsatınız varsa bu şekilde deneyin.

Malzemeler :

  • Yarım kilo az yağlı kıyma
  • 1/3 türk fincanı siyah köftelik bulgur(diğer adı simit, bende siyah yoktu)
  • 3-4 diş sarımsak rendesi
  • Yarım küçük soğanın rendesi
  • İnce ince kıyılmış maydanoz
  • 1 tatlı kaşığı kadar da salça(domates ve biber karışımı)
  • Kimyon, karabiber, tuz, tarçın, pul biber
  • gerekirse çok az su

Yapılışı :

  • Tüm malzemeler iyice yoğurularak hazırlanır. Su ihtiyacı varsa bir avuç kadar koyabilirsiniz.
  • Bir gün öncesinden yapıp dinlendirelim. Böylece bulgur et ile birlikte yumuşamış olacak.
  • Aynı zamanda köfteler önceden hazırlanıp, baharatında bekleyince daha lezzetli olur.
  • Şekil vererek ızgara da ya da tost makinesinde pişirebilirsiniz.

Afiyet olsun herkese.

Çarşamba, Kasım 15, 2006

Peynirli İrmik Helvası

Yemek sonrası canımız uğraştırmayan bir tatlı çektiğinde ilk akla gelen Peynirli İrmik Helvasıdır. Tuzsuz Antep peyniri dondurucuda mutlaka vardır böyle günler için. Bunu da eltim Pelin abla yaptı. Yemek yapmayı ondan öğrendim diyebilirim. Tabi bunu da...

Malzemeler :
  • 1 su bardağı irmik
  • 1 su bardağı şeker
  • 1,5 su bardağı su
  • 2 - 3 yemek kaşığı tereyağ
  • yeteri kadar tuzsuz antep peyniri ya da antep peynirini bulamayanlar için kaşar gibi eriyen tuzsuz herhangi bir peynir
  • üzerine tarçın
Yapılışı:
  • Derin bir tencerede tereyağını eritelim ve irmiği ekleyelip pembeleşinceye kadar kavuralım.
  • İrmik rengini aldıktan sonra şekeri ilave edip bir kaç dakika bu şekilde kavuralım.
  • Bu karışıma soğuk suyu da ilave edelim ve suyunu çekene kadar pişirelim.
  • Son olarak da peynirlerini koyalım ve ocağı kapatalım.
  • Tarcın, fındık, fıstık ile servis yapalım.

Afiyet olsun herkese.

Pazartesi, Kasım 13, 2006

Kivi Reçeli

Bu reçeli Münevver hanımın sitesinde görmüştüm ve çok ilgimi çekti hemen yapmalıyım dedim. Farklı lezzetleri seven biri olarak denedim tabi. Kivi reçeli yapacağımı söylediğim kişiler şaşkın şaşkın yüzüme baktılar ilkin, tadına ise bayıldılar.
Ben denemek için yarım kilo kivi aldım ve kireç kaymağında bekletip (45dk) yarım kilo şeker ile kaynattım. Gayet güzel oldu.
Sevgiler.

Yerfıstıklı Etli Pilav

Annem Kahramanmaraşlı olup evlenirken Gaziantep'e gelmiş. Maraş'a gittiğimizde oradakiler annemden Antep yemekleri isterdi. Antepdekiler de Maraş yemekleri tabii.
Bu pilav ise Maraşlılara ait. En azından ben orada yedim.

Malzemeler :
  • 1 su bardağı pirinç
  • 1,5 su bardağı et suyu
  • 250 gr kuşbaşı et
  • 1/2 su bardağı tuzsuz yer fıstığı
  • 1 yemek kaşığı tereyağ
  • Yeteri kadar sıvı yağ
  • Tuz-Karabiber
Yapılışı:
  • Et yeteri kadar su ile haşlanırken, pirinci yıkayıp tuzlu kaynamış suda 10-15 dk. dinlendirelim.
  • Pirinçleri bir miktar sıvı yağ ile kavurup, haşladığımız etin suyunu süzerek koyalım.
  • Tuzunu karabiberini ve tereyağını ilave edip kaynadıktan sonra kısık ateşte suyunu çekene kadar pişirelim.
  • Kabuklarını soyduğumuz yer fıstıklarını bir tavaya alıp bir miktar sıvı yağ ile kavuruyoruz. Rengi biraz pembeleşince etlerimizi ilave edip 3-4 dk. daha kavuruyoruz. Tuz, karabiber, kırmızı biber atıp ocağı kapatıyoruz.
  • Pilavın üzerinde servis yapıyoruz.
Sevgili eşime ve eltim Pelin'e yapacağım pilavı anlattığımda tereddüt ettiler. Yerken söyledikleri
Eşim " Canım ya bundan hep yapar mısın?"
Pelin abla " Sana yüz üzerinden yüz veriyorum, harika olmuş."
Bu kadar reklam yeter sanırım.
Yanında salatanızı da unutmayın.
Afiyet olsun.

Cuma, Kasım 10, 2006

Kabak Oturtma ve bir Tavsiye


Malzemeler:
  • 1 kğ orta boy kabak
  • 400 gr az yağlı kıyma
  • 1 büyük boy soğan
  • 3 diş sarımsak
  • Tuz-karabiber-kırmızıbiber
  • 2 ad. domates
  • 1 yemek kaşığı salça
  • 1 bardak su
  • kızartmak için yağ
Yapılışı :
  • Kabaklar iki kesilerek kalınca oyulur ve kızartılır.
  • Diğer taraftan bir küçük bir tencerede kıymamızı pişirip arkasından soğan, sarımsam ve baharatlarını koyarız.
  • Kıymalı harcımız hazır olduktan sonra oyduğumuz ve kızarttığımız kabaklara paylaştırıyoruz.
  • Kabakları kapatmak için de domates dilimleyim üzerlerine koyuyoruz.
  • Salçalı su hazırlayıp 180 C fırında üzeri kızarana kadar pişiriyoruz.
Yanında da pirinç pilavı güzel gider doğrusu. Ben kızartma yaptıktan sonra kabakları da atıp kızartıyorum. Bir ya da iki gün sonra kabak oturtma yapıyorum.
Gerçi kızartma çok sık yaptığım bir şey değildir ama arada kaçamak yapıyoruz. Pişman olmayacağınız bir yemek.



Ve bir tavsiye...
Aşureyi sevip de benim gibi yapma fırsatı bulamayanlara Dr. Outkerin aşuresini şiddetle tavsiye ediyorum.
Afiyetler olsun herkese. Sevgiler.

Perşembe, Kasım 02, 2006

Kabaklama

Benim en sevdiğim yemeklerden biridir kabaklama. Yanında da tereyağlı bulgur pilavı harika oluyor. Bal kabağı ile yapılıyor yalnız taze kabak ile de yapılabilir. Yine kabak yerine patlıcan konulduğunda faklı ve de çok lezzetli başka bir yemek elde etmiş oluyoruz ve adına da "doğrama" diyoruz. Antep mutfağının zenginliğini bilmeyen yoktur sanırım. Doğramayı da en kısa zamanda yapıp resmini eklemeyi düşünüyorum. Yapılışı ise söyle;

Malzeme Listemiz:
  • 250 gr. kuşbaşı et,
  • 1 su bardağı ıslanmış nohut,
  • 750 gr. kış kabağı,
  • 2 yemek kaşığı domates ve biber salçası
  • 1 çay bardağı kadar limon suyu(ya da bir miktar limon tuzu),
  • 1 tane yeşil biber
  • 1 büyük soğan
  • Bol miktarda sarımsak
  • Yeterince tuz, karabiber ve kırmızıbiber
  • 1/2 çay bardağı yağ, kuru nane,
  • Yeterince kaynamış su.

Yapılışı:

  • Etimizi bir miktar su ve yağ ile kavuruyoruz. Eti tuz ile kavurunca etin sertleştiğini duymuştum bu nedenle tuzunu en son ilave ederim her zaman.
  • İnce ince kıydığımız soğan ve yeşil biberi de kavurduğumuz ete ilave ediyoruz ve diriliğini kaybedene kadar pişiriyoruz.
  • Salçamızı da bu karışıma ekleyip karıştırmaya devam ediyoruz.
  • Geceden ısladığımız nohutu, tuzunu, karabiberini, kırmızıbiberini ve yeteri kadar kaynamış suyu ilave edip, et ve nohut iyice yumuşayana kadar pişiriyoruz. Yine düdüklü tencere kullanmanızı tavsiye ederim. Bana göre iyi yemek iyi pişmiş olandır. Yani nohutu ve eti dişe deymemeli.
  • Diğer taraftan da bal kabağını küçük küçük kareler şeklinde doğruyoruz.
  • Etimiz ve nohutumuz iyi pişince kabaklarımızı, limon suyumuzu, iyice ezdiğimiz sarımsaklarımızı atıyoruz eğer suyu az ise kaynamış su ilavesi yapabilirsiniz. Tenceremizi tekrar kapatıp 15-20 dk. kadar kabaklarımızın pişmesini bekliyoruz.
  • Kabaklar da pişince, yemeğin üzerine yağ ile nane yakıyoruz.

Pazardan kabak alırken biraz fazla almışım kalanını donduruca koydum, onunla da Hatay'ın yoğurtlu kabak yemeğini denemek istiyorum.

Mutfaktaki yanmış nane kokusu benim en sevdiğim kokulardandır. İştah açıcı. Ve bu yemekten gelen sarımsaklı ve ekşili koku ise dayanılmaz.

Yerseniz afiyet olsun.