Pazartesi, Nisan 02, 2007

Hayal Günlüğü'nden ve benden

/Hep yeşil bir gölüm olsun istiyorum. Tenha ve yalnız bana ait olan. Herkesten kaçtığımda buraya sığınsam. Ayaklarımı bırakıversem serin sularına, yüreğime kadar ıslansam. Sonra en öfkeli gücümle taş atsam bu göle. Bu sesin çıkardığı ses gibi tok bir isyan olsam. Ve sen gelip beni bulsan. Hiç görmediğin seni, gözlerinden taşan yalnızlıktan tanısam. Ve kaçamayacağım tek insan sen olsan.../
****
/"Şu dağın en tepesine çıksam gökyüzüne dokunabilir miyim?"
"Hayır yavrum, gökyüzü çook uzak."
"Nereye" diye soran gözlerine, "Beni çağıran bir uzaklığa" demek isterdim. Ama ne gereği var. Herşey o kadar kolay yıkılıp gidiyor ki, kelimelerin, bu yükü kaldırması imkansız. Tıpkı dağlar gibi. İnsan en yüksek dağı yıkılmaya görsün, kalakalıyor ortada darmadağınık./
****
Okul yıllarında, defterlerimizin bir köşesine bir kaç cümle karalamışızdır, ya da en sevdiğiniz yazarın, en sevdiğiniz cümlelerini. Yukarıdakiler de benim alıntılarımdı. Bu kitap bana lise yıllarındaki masumiyetimi hatırlatır, geçmişimi özletir, en çok da Sümeyrayı. Ben bir yerinden başlardım denemeleri ezberden okumaya, sonunu O getirirdi. Yağmurun camlara vurduğu, yalnızlığın bunalıma dönüştüğü zamanlarda. Dokuz kişilik bir grupta O, en zeki olanımızdı. Okul birinciliği ve il derecesi vardı. Okul bitti ve evlendi gitti Ankaraya. Severek evlendi bir doktor ile. Şimdi ne yapıyor bilmiyorum. Eğitim sisteminin mahvettiği insanlarız biz malesef. Bulunduğumuz yer ile bulunmamız gereken yer arasında çok fark var. Canımı sıkan da bu sanırım. Hafta sonu bu gerçek bir tokat gibi indi yüzüme yeniden. Sıfat... ismin önündeki bir sıfat içindi tüm sıkıntılar ya da insanların saygınlığını kazanmak için olması gereken şey.
Ne zaman kendimi kötü hissetsem gömerim kendimi kitabıma. Okurum, okurum, okurum, satırların arasında kendimi ararım belki de. Yine böyle bir dönemdeyim. Sorgulamak ne can sıkıcı bir eylem. İnsanları, değer yargılarını, hayatlarını... Hasım ile hısım arasındaki ince çizgiyi... Sanırım çizginin diğer tarafına geçtim.
Dağınığım biraz, masam, odam, kafam hep dağınık. Yakında toparlanıp gelirim yanınıza. Kendimle hesaplaşmaya gidiyorum.

Sağlıcakla kalın...
Melek Paşalı Hayal Günlüğü nün kapak resmi de beni etkileşmiştir. Hayal gibi değil mi?

15 yorum:

yemek dedi ki...

Benim geceleri yoğunlukla yaşadığım ruh halimi hatırlatıyorsun bana. Ve arada bir uzun gündüzlere sarkar, hüzün ve sıkıntı.

Galiba bir saatlerin ağırdan aldığı dönem geçiriyorsun. Paylaşmak istersen dahada derinden seve seve dinlerim.

Daha aydınlık günler dileği ile...

yemek dedi ki...

Rabia, üsteki yazıda yanlışlık yaptım. "saatlerin ağırdan aldığı bir dönem..." yazacaktım.

Şu anda oğlum kızıma "nasıl komando olunur?" dersi veriyorda kafamı toparlamam biraz zor oluyorr. :))

Adsız dedi ki...

hepimizin sıklıkla yaşadığı karmaşalar bunlar; bazen insanlar ne kadar acımasız dedirtecek kadar sıkıyor ,acıtıyor canımı ama sonra birden güneş açıveriyor en yakıcı haliyle dağılıyor bütün kaygılar,umutsuzluklar,öfkeler..
yüreğine yeniden güneş doğmasını diliyorum...

Adsız dedi ki...

Canım Rabiam, tam rüya gibi bir kapak gerçekten çok beğendim.

Ayrıca bahsettiğin dağınıklık benimde zaman zaman yaşadığım durumlar. Ben böyle zamanlarda şöyle düşünüyorum iyi ki dağılıyorum. Onun sayesinde doğru insan olmaya çalışıyorum. Yoksa insan durumdan rahatsızlık duymayıp körü körüne giderse güzelleştirmek, değiştirmek için hiç birşey yapmaz. yaniii iyi ki dağınıksın.. Ama herzaman toparlanacağına emin ol :))

SImmsıcak sevgiler...

Hulya dedi ki...

herkes gibi,ben de..ben de kitaplara kaciyorum oyle durumlarda hep..ama geciyor ve hayat daha guzel haliyle beliriveriyor,sevgiler

Adsız dedi ki...

CANIM ARKADASIM...seninkine o kadar benzeyen bir ruh hali içerisindeyim ki son günlerde sebebini de bilmiyorum..Belki de biliyorum ama kendime bile itiraf etmek istemiyorum,etrafımdaki dost gibi görünen kişilerin sahtelikleri belki de tüm bu sıkıntılarımın sebebi,bir sıkışmışlık duygusu ve bunlardan kaçmak için bazen kitaplara sığınma,bazen yollara düşüp uzak semtlerdeki eski dostları akrabaları ziyaret..ve bu ortamda tandığım adı sanal ve kendisi gerçekten daha gerçek olan dostlarla sohbet..ne diyeyim bir an önce toparlanma dileğiyle..selamalr...

Tuba dedi ki...

Arkadaslar, tum sikilmislari, bunalmislari bana bekliyorum. Alin biletlerinizi gelin, misafirim olun. Sabahlara kadar yemek yapalim, calalim, soyleyelim, gulelim, oynayalim, sooole bir hatunlar gunu yapip kurtlarimizi dokelim. Ciddiyim.
Rabia'm benim, uzme kendini, ayni ailede dogan, buyuyen iki cocuk bile birbirinden cok farkli oluyor. Insanlari oldugu gibi kabul etmekten baska caremiz yok. Ama yine de diyorum, eger mumkunse boyle insanlari da hayatimizdan cikaracagiz. Yada gorme sikligimizi minimuma indirecegiz. Unutma canim, Insanlar basaklara benzerler, icleri doldukca baslarini egerler. O yuzden bos basaklar seni uzmesin.
Dunyanin obur ucunda ki seni seven dostun.

Adsız dedi ki...

Canım benim, hayat içinde bahsettiğin ruh hallerine illaki bürünüyoruz. Sen sıfattan dolayı insanların ikiyüzlülüğünü görüyorsun bu dönemde ben başka dönemlerde başka şeyler görüyorum. Bu tür şeyler bizleri daha da tecrübeli kılan, lise halimizdeki gibi miyiz şimdi? Ben Konya'daki yalnız ilk günümü hatırlıyorum da insanların hepsinden ürkmüştüm ve ağlayacak gibi olmuştum. Sonra nere desen tek başıma gidecek hale gelmiştim. Eğer Konya'da tek yaşamasam o hale gelebilir miyim?

Çabuk gel buralara, seni seviyoruz...

munevver dedi ki...

Rabiacığım,dün sayfana baktım, baktım yenileme yok.Sonra da bu sabaha kadar bilgisayara bakmaya fırsatım olmadı.Demek ki,kardeşim farklı bir ruh hali yaşıyormuş,anladım.
Rabia,sana gösterilen sıfat ile senin gördüğün sıfat arasındaki farkı,daha çok yaşayacak,çoook şaşıracaksın.Öyle zamanlarda,hemen kendimi çekiyorum ben.Hayatıma çok fazla sokmamaya çalışıyorum,öyle insanları.Bazen de ,kendime kızıp,"o kişiyi neden anlamaya çalışmıyorum,bir nedeni olabilir"diye düşünüyorum.Zaman zaman ben haklı çıkıyorum.zaman zaman da içimdeki ben.En iyisi,bunları çok fazla kafaya takmadan bizi mutlu eden şeyleri düşünmeye başlamak.Yoksa,hayatta bizi bekleyen o kadar çok sürpriz var ki,onlarla baş etmeye gücümüz kalmaz.
Bir kez sana diyafram nefesi önermiştim.Şimdi yine ayni şeyi öneriyorum.Rahatlayacaksın.
Seni sevdiğimi biliyorsun.
Ablan..

Betül dedi ki...

Canım,
ruh halini az çok anlayabiliyorum.İnsan olabildiği kadar insandır.sıfatlar ise bizim simgelerimizdir.sıfatım tam olmuş ama içim boş neye yararki?Sen aklı başında,mantıklı,sevgi dolu,becerikli,eşine ve çocuğuna sevgi dolu birisin.hem çalışıp hemde bizler için neler sunuyorsun.Bir başkası senden daha fazla ne bekleyebilirki?Öyle bir zaman içindeyizki insanlar birbirine kıskançlık ve huzursuzluk dolu bakışlar atıyor.Bende bu durumdan çok sıkılıyorum zaman zaman.Aslında sevinmeliyiz.Nedenmi?çünkü başarılıyız ve başkaları tarafından seviliyoruz ve diğer başkalarıda bizi bu yüzden kıskanıyor.Sen benim gözümde bir pırlantasın.Kendini üzme ve canını sıkma.Güçlü olduğunuda biliyorum.
En kısa sürede de miss kokulu mamaları bekliyoruz:)
Yabiaaa kıskananlar çatlasın:)

Mihriye Sultan dedi ki...

Rabia hanımcım duygularınızı bizlerle paylasmanız cok guzel. Bir hadisi serifde :Kuvvetli mümin ,zayıf müminden,daha hayırlı ve ALLAHA daha sevimlidir.Her ikisinde DE hayır vardır.Sana faydası olan seyleri yapmaya bak.ALLAHtan yardım dile ve istemekte acizlik etme .diyor
bu hadısten sonra soyleyecek bırsey kalmadı galiba ........RİZEDEN SEVGİLERLE

canan kufer dedi ki...

sevgili rabiacigim,
bende seni merak etmeye baslamistim. ama sitene baktigin ve okudugun zaman, seni aslinda hic tanimayan ve uzaklarda bile sevenlerin var. iste bunu bilmek bile insana bazen iyi geliyor.
sevgiler,
canan ve sera-mina

*Ra dedi ki...

Tek tek cevap vermeye başlarsam ağlamaktan kendimi tutamayacağıma eminim. İş yerinde olunca insan rahat rahat ağlayamıyor da.
Şimdi çok daha iyiyim. Ara ara dalıp gidiyorum, sindirmeye çalışıyorum işte. Yeni kararlar aldım. İnsanlara asi yanımı göstermek gibi. Asiliğim onları görmeme kararı bir bakıma. Madem bir aradayken bana zarar veriyorlar, sonuçlarına da bu şekilde katlanacaklar diye düşünüyorum. kafanızı karıştırmadan gideyim.
Her bir yorum o kadar değerli ki benim için bunu anlatmaya kelimeler kifayet getirmez.
uzaklarda da olsa sevilmek, sevmek güzel duygu. Bana bunu yaşattığınız için sizlere minnettarım.
Sevgi ve saygılarımla...

hayat dedi ki...

Rabia'cığım moralin düzeldimi canın sıkılmış bende msn de hep kendimden konuşmuşum inan çok üzüldüm ablacım kendimi suçlu hissettim.
Harika şirin kurabiyeler geldiğine göre çok şükür iyisin.
ellerine sağlık Utku' afiyet olsun.
Sevgilerimle...

LaMa dedi ki...

Rabia,
hayirdir canim ya, nedne canin sIkildi? Tez vakitte keyfin yerien gelir insallah, icini ferah tut,
Sevgiler