Cuma, Nisan 04, 2008
Açıklama
Biliyorum, sorumsuzca davranıyorum, fakat depresyon belirtileri arasında "hobilerden uzaklaşma" da var arkadaşlar. Pek iyi değilim bu aralar. Sessiz, sakin geçmesini bekliyorum. Kendimi iyi hissettiğimde buradayım tekrar. Görüşmek dileği ile.
Sevgiler.
Pazartesi, Mart 03, 2008
Damla Çikolatalı Kek

Kekimiz bildiğimiz kuru keklerden. Margarin ile olması daha yumuşak bir doku kazandırıyor. Aniden gelen kek krizleri için ideal.
Malzemeler:
- 250 gr yumuşak margarin
- 1 su bardağı pudra şekeri
- 1 su bardağı süt
- 4 yumurta
- 2.5 su bardağı un
- 1 pk vanilya
- 1 pk kabartma tozu
- 1/2 su bardağı damla çikolata
- 1/2 su bardağı ceviz
Yapımı:
- Margarini krema kıvamına gelinceye dek vanilya ile çırpın.
- Yumurtaları tek tek ilave edin.
- Şekeri ve sütü ilave edip çırpmaya devam edin.
- Unu ve kabartma tozunu eleyerek karışıma yedirin.
- Damla çikolata ve cevizi de ilave ettikten sonra yağladığınız kalıba dökün ve 160-170 derecede pişirin.
Bu haftayı basit bir kekle kapatmak niyetinde değilim. Birkaç gün sonra portakal tatlısı ile buluşmak üzere.
Güzelliklerle dolu bir hafta diliyorum. Sevgiler.
Pazartesi, Şubat 25, 2008
Baharatlı Hamurcuklar

Malzemeler:
- 2 kibrit kutusu büyüklüğünde beyaz peynir
- 1 küçük diş sarımsak
- 1 yemek kaşığı kuru nane
- 1 yumurta
- 1 çay bardağı sıvı yağ
- 1 çay bardağı ılık su
- 1 çay kaşığı tuz
- 1 çay kaşığı köri ( silme)
- 1 çay kaşığı kişniş (silme)
- 1 çay kaşığı kuru maya
- Aldığı kadar un
Yapımı :
- Beyaz peyniri çatalla iyice ezerek pürüzsüz hale getirin.
- Yağ, yumurta ve baharatlar ekleyin ve karıştırın.
- Ilık su içince maya ve tuzu eritin, karışıma ilave edin.
- Yeteri kadar un ilave edin ve yumuşak bir hamur elde edin.
- 1 ya da 2 saat kadar mayalanmaya bırakın.
- Hamurdan büyük bir parça koparıp unladığınız zeminde açın. Mantı yapmak için satılan plastik aparatları kullanarak bu şekilleri verdim. Açtığınız hamuru bu aparatın üzerine koyun ve üzerinden merdane ile geçin. Böylece minik altıgenleriniz olacak.
- Yağlı kağıt serdiğiniz tepside 170 derece üzeri kızarana dek pişirin.
Güzel bir hafta diliyorum. Sevgilerimle.
Pazartesi, Şubat 18, 2008
Yeni Hayat
Omaç-Ekmek Köftesi
Malzemeler:
- 1 bayat somun ekmek
- Yeşil soğan ve sarımsak(kuru soğan ve sarımsak da olabilir)
- 2 adet büyük domates
- 1 demet maydanoz
- 1 adet yeşil biber
- 1 yemek kaşığı biber salçası
- 1 yemek kaşığı domates salçası
- 2 büyük baş antep peyniri ya da dilediğiniz kadar kaşar peyniri
- Sıvı yağ
- Tuz-Karabiber-Kırmızıbiber
- Bayat ekmek minik minik ufalanır.
- Sebzeler minik minik doğranır.
- Peynirler çok küçük küpler halinde doğranır.
- Tüm malzemeler karıştırılarak yoğrulur.
- Ekmeği başlangıçta biraz su ile nemlendirmeniz de mümkün.
- Turşu ve ayran ile çok güzel oluyor.
Güzel bir hafta diliyorum.
Sevgilerimle.
Salı, Şubat 12, 2008
İncirli Kuki

Kuru incir, üzüm, ceviz ve çikolatanın birleştiği enerji bombası kukicik bunlar. Farklı bir tad ve şekil isteyen incir severlere birebir. Yiyenlerden tam not aldı. Özellikle eşim çok sevdi. Kendinize kolay gelen her hangi bir şekilde yapmanız da mümkün tabi. Mesela içi dolgulu yuvarlaklar ya da dolgulu rulo şeklinde olabilir. Tarifini severek takip ettiğim Gattina'dan aldım. Tarifdeki un miktarı sanırım az oldu. Onun kurabiyesi daha pürüzsüz. Biraz un ilavesi yapmakta fayda var. Yarım ölçü ile 1 tepsi kurabiyem oldu.
Malzemeler:
Hamur için
- 150 gr un
- 60 gr margarin
- 1 yumurta
- 40 gr şeker
- 1 tutam tuz
- 1 tutam kabartma tozu
Bu sırada dolgusunu hazırlayın.
Dolgusu için;
- 10 adet kuru incir
- 1 avuç kuru üzüm
- 1 portakal kabuğu rendesi
- 1/2 su bardağı ceviz
- 3 yemek kaşığı damla çikolata
Dolgudan rulolar yapın ve bir kenara koyun.
Temiz bir yüzeyde hamurdan rulolar yaparak merdane ile üzerinden geçin ve ince uzun bir hamur elde edip, arasına dolgu malzemesini koyup ruloyu kapatın ve yaklaşık 5 cm uzunluğunda dilimleyin.
Her bir ruloyu keskin bir bıçak ile ortalarından dilimleyerek X şeklini verin.
Çok hafif yağlanmış tepsiye dizerek, 170 C de 20-25 dakika pişirin.
Verdiğim linkte yapım aşamaları resimlenmiş. Oradan yardım alabilirsiniz.
Arayı pek açmadan tekrar buluşmak dileği ile. İyi haftalar. Sevgilerimle.
Pazartesi, Şubat 04, 2008
Kısır

Malzemeler:
- 5 çay bardağı ince bulgur (biz simit deriz, kişi başına bir çay bardağı ölçerek yaptık)
- 2 büyük domates
- 1 kuru soğan
- 5-6 diş sarımsak
- 4 dal yeşil soğan
- 2 dal yeşil sarımsak
- 2 kaşık köfte baharatı
- 1 kaşık kuru sumak
- 1 çay bardağı sıvı yağ
- Maydanoz-Nane
- *Kara lahana turşusu
- biber ve domates salçası
- kırmızı biber-tuz-karabiber
- Nar ekşisi
- Limon
- Bulguru sıcak su ile ıslayıp, karıştıralım ve tepsinin üzerine bir kapak kapatarak bulgurun suyunu çekmesini bekleyin.
- Bu sırada malzemeleri doğrayın.
- Islanan bulgurları, salça ve baharatlar ile yoğurun.
- Arkasından doğradığımız malzemeleri , turşuyu ve yağını ilave edip karıştırın.
*** "Ortak yazı dili, devlet ve millet dilidir" diyen Punto amcamıza yolcu etmek istiyorum sizi. DDD etkinliği için hazırladığı bu yazısında lehçe, şive ve ağızın ne demek olduğunu öğrenelim. Oysa bildiğimi zannediyormuşum. Ondan öğreneceğimiz çok şey var daha.
Pazartesi, Ocak 28, 2008
Katmer

Yufkanın çok daha ince açılması gerekirdi . Ben hamur açma konusunda maharetli olmadığımdan pek ince açamadım. Bu hali ile de güzeldi. Antep fıstığının içinde olduğu her şey güzeldir zaten.
Nasıl yapıldığına gelince;
- Un, tuz, su ile yumuşak bir hamur hazırlanıp, cevizdeb çok az büyük bezeler yapılarak dinlenmeye bırakın.
- Bezeler unlu zeminde incecik açın. Bizim katmer ustalarımız büyük bir maharetle ellerinde çevirerek açar kağıt gibi yufkaları.
- Yufkanın içerisine şeker, fıstık içi, *kaymak ve minik küpler halinde tereyağ koyup zarf gibi kapatın.
- Yağlanmış teflon tavada arkalı önlü pişirilir ve fıstık ile servis edilir.
*Kaymak; Nailenin sayfasından öğrendiğim gibi yaptım. 1 bardak süt ile 1 yemek kaşığı dolsu irmik karıştırılarak pişirilir. Kilisliler ise gerçek süt kaymağı kullanıyorlarmış. Biraz ağır oluyormuş yalnız.
Salihacığıma kolaylıklar diliyorum şimdiden. Güzel bir hafta geçirmeniz dileği ile. Sevgiler.
Çarşamba, Ocak 23, 2008
Bol Bol Havuç

Bu hafta sonu anneme hadi havuçlu pilav yapalım dedim ve yanında da yine havuçla yapılan bir salata. Havucun iki ayrı tadı da nefis. Her ikisini de kesinlikle denemenizi tavsiye ederim. Benim bundan sonra sık sık yapacağım muhakkak.
Malzemeler:
- 3 büyük soğan
- 4-5 tane havuç
- 2 su bardağı pirinç
- Yarım kilo kuşbaşı kuzu eti
- Eti haşlayın.
- Havuçları kibrit çöpü şeklinde minik minik doğrayıp, tuzla ovup, yıkayın.
- Soğanları da doğrayıp, yağ ile kavurun.
- Soğanlar diriliğini tam olarak kaybetmeden havuçları ekleyin ve birlikte kavurun.
- Tuz ilave edin. Haşladığımız etleri de ekleyip kavurmaya devam edin.
- Sıcak suda bekletip, iyice yıkadığınız pirinci ve et suyunu koyduktan sonra, yeteri kadar tereyağ ilave edip, kısık ateşte pişmeye bırakın. Benim pilav ölçüm; 1 su bardağı pirince 1.5 su bardağı su. Tüm karışım bu şekilde olacak.

Malzemeler:
- 1 büyük siyah havuç
- 2-3 tane bildiğimiz havuç :)
- Sarımsak
- yeteri kadar tuz, limon tuzu, nane, kırmızı biber ve su
Havuçlar rendelenir ve tuzla ovularak yıkanır. Sarımsak ezilir, tuz, limontuzu, çok az kırmızı biber eklenir ve rendelediğimiz havuçlar ile karıştırılır. Hatta elinizle ovabilirsiniz. Yeteri kadar da su ilave edip, üzerine nane ekeleyerek servis edilir.
Siyah havuç bulamam derseniz, aynı malzemelere biraz salça ilave edip renk verebilirsiniz. Tad olarak değil de renk vermesi için kullanılıyor siyah havuç.
Bol bol havuç ile yaptıklarım bunlar. Sizin de havuç yemeyen bir çocuğunuz varsa bu şekilde yedirebilirsiniz.
Güzel günler diliyorum. Sevgilerimle.
Pazartesi, Ocak 21, 2008
Aşure

Bereket tatlısı aşureyi Muharrem ayı ile birlikte bol bol yemeye başladık. Her komşumdan ayrı güzellikte aşureler geliyor. Bu hafta sonu da benim aşurem arz-ı endam etti binada. Geçtiğimiz yıl dağıttığım aşure komşular tarafından çok beğenilmişti. Bu yıl da tad olarak pek farklı olmadı sanırım .
Aşure nasıl yapılır anlatmaya gerek yok gibi fakat bilmeyenleri ve tarif arayanları düşünerek yazmak istedim.
Malzemeler(yaklaşık)
- 2 su bardağı aşurelik buğday (dövme)
- 1 su bardağı kuru fasülye
- 1/2 su bardağı kuru börülce (lolaz)
- 1/2 su bardağı kuru bakla
- 1/2 çay bardağı pekmez
- Nohut
- Şeker
- Kuru kayısı, kuru incir, kuru üzüm, portakal kabuğu, elma, badem
- Üzerine; nar, fıstık, ceviz fındık vs.
- Nohut, kuru fasülye, börülce ve bakla geceden suya ıslanır. Aşurelik buğdayı da ıslayanlar oluyor, fakat Maraş buğdayı çok kolay piştiğinden gerek kalmıyor.
- Kuru fasülye, börülce ve baklayı kaynatalım. Bir çok kişi baklanın kabuklarını soymuyor, fakat içerisinde kurtcuklar olabiliyor. Tek tek kabuklarını soyup inceledim. Bakla koymayabilirsiniz aslında ama Antepliler genellikle baklayı da ekler. Ben de eksik kalmayayım dedim. :)
- Buğdayı ve nohutu ayrıca haşlayalım. Ben haşlama işlerinde genellikle düdüklü tenceremi kullanıyorum. Tavsiye ederim kesinlikle.
- Buğday ve nohudu haşlandıktan sonra; haşladığımız diğer kuru malzemeleri(börülce, kuru fasülye ve bakla) ekleyelim. Pekmez ve şekeri ilave edip kısık ateşte tencerenin ağzı açık vaziyette pişirelim. Bu sırada elimizin altında sürekli sıcak su bulunduralım ki katılaştıkça kaynamış su ilave edelim.
- Hemen ardından minik minik doğradığımız kuru kayısı, incir, elma ve portakal kabuğunu(portakalın kendisini de doğrayabilirsiniz) ilave edip karıştıralım. Çok çabuk dibine sarabilir, bu nedenle tahta kaşıkla sık sık karıştıralım.
- Şekeri bir defada eklemeyebilirsiniz. Tadına bakarak ihtiyacı olduğu kadar ilave edebilirsiniz.
- Kuru meyveler de pişince ocağı kapatabilirsiniz.
- İçine kabuklarını sıcak suda bekleterek soyduğunuz bademleri ilave edebilirsiniz.
- Bol fındık, fıstık, ceviz ile de süsleyip afiyetle yiyip, dağıtabilirsiniz.
Bereketli bir hafta geçirmeniz dileği ile. Sevgiler.
Salı, Ocak 15, 2008
Kıymalı Pide

Pidemize gelince; hem lezzeti, hem de pratikliği nedeni ile bu hamurdan vazgeçemiyorum. Pideden çok poğaça aslında ama görüntüsünden dolayı pide olarak anılmayı hak ediyor sanki.
Hamuru için;
- 1 su bardağı yağ
- 1 su bardağı ılık su
- 1 pk kuru maya
- 1 tatlı kaşığı şeker
- 1.5-2 tatlı kaşığı tuz
- Aldığı kadar un
Ilık suyun içine; tuz, şeker, mayayı ekleyerek karıştıralım. Yağı ve unu da ekleyerek, yumuşak bir hamur yoğurup mayalanmaya bırakalım.
- İçine ise; kıymayı kavuralım, arkasından ince kıydığımız iki tane soğanı, bir iki diş sarımsak ve 1 tane kırmızı biberi ilave edelim. Tuz, karabiber gibi baharatları da ilave ettikten sonra iç harcımız hazır.
- Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar alıp, merdane ile üzerinden geçerek inceltelim. Harcımızdan koyarak kenarlarını içeri katlayalım.
- Yağlanmış tepsiye hepsini yerleştirelim. Üzerine yumurta sarısını da sürdükten sonra 160 C de pişirelim.
İyi haftalar diliyorum. Sevgilerimle.
Pazartesi, Ocak 07, 2008
Meyveli Crumble

Uzun zamandır dondurucudaki meyveleri değerlendirmek adına meyveli bir tatlı yapma niyetindeydim. Elma, frambuaz ve karadut üçlüsü ile yaptığım bu tatlı biraz ekşi geldi bana. İki ekşi meyve kullanmanızı tavsiye etmiyorum bu sebeple.
Dolgusu için:
- 2 adet orta boy elma
- 1 avuç kadar Frambuaz-Karadut(İki ekşi meyve kullanmanızı tavsiye etmiyorum. Armut ya da şeftali olabilir)
- 2 yemek kaşığı şeker
- 1/2 yemek kaşığı mısır unu
Fırın kablarını yağlayıp kaldırın. Elmalar küp küp dilimlenir ve tüm malzemeler karıştırılır. Bu malzemeler iki(2) adet sufle kabını doldurdu.
Üst Malzemesi (Crubmle) için:- 2 yemek kaşığı un
- 2 yemek kaşığı şeker
- 1 tatlı kaşığı tarçın
- 2 yemek kaşığı yulaf
- 2 yemek kaşığı tereyağ (soğuk)
- 1 avuç ceviz
- bir tutam tuz
Tereyağ hariç tüm malzemeler robotta çekilir. Arkasından soğuk tereyağ da eklenir ve biraz daha çekilir. Bulgur tanesi gibi olacak. Bu karışım meyvelerin üzerine paylaştırılır ve 180 derecede 40 dakika kadar pişirilir. Ilıdığında afiyetle tüketilir.
Not: Ölçüleri gram ile vermeyi daha çok seviyorum aslında. Gram ile verdiğim ölçülerin kaç bardağa denk geldiği sürekli sorulduğundan bu defa ölçüyü kaşık ile verdim. Fakat kaşık ölçüsü ile yanılma payı daha yüksek. Benim verdiğim kaşık ölçüleri ise tepeleme değil. Silme denecek kadar da az değil.
Güzel bir hafta geçirmeniz dileği ile. Sevgilerimle.
Cuma, Ocak 04, 2008
Blogun Hayatımızdaki Yeri
1.Blog yazmaya ilk defa ne zaman başladım?
Bir tatlı tarifi ararken karşıma çıktı blogger. O zamanlar yemek blogu açmak yoktu aklımda. Bebeğim vardı ve ona dair bir blog açtım. Halen yazmaktayım Utku'nun sitesini. O zamanlar Utku'nun sitesinde linklerim yemek bloglarından oluşuyordu. Hergün ilk işim yemek bloglarını gezmek olurdu. Bir gün cesaret ettim bir yemek blogu oluşturdum ve tarifimi yayımladım. İlk tarifimden sonra uzun süre uğramadım siteye. Yemek tarifi vermek çok zor geldi bana. Arkadaşım Hilal'in ısrarı üzerine biraz daha gayret edeyim dedim. Sonra Münevver ablacığımın yorumu ile birilerinin beni gördüğünü farkettim. Daha bir önemsedim sanki. Böyle başladı serüvenimiz.
2.Blog yazılarımın konusu belli bir çizgide olması için çaba gösteriyor muyum? Yoksa içimden geldiği gibi mi yazıyorum?
Evet belli bir çizgide olmasına özen gösteriyorum. Çok resmi olmayı sevmiyorum ki zaten yapım böyle değil. Çok gereksiz konulara da girip baş ağrıtmak, göz yormak da istemiyorum, sonuçta yemek tariflerinin olduğu bir günlük. Yazmak canım isterse ayrıca bir günlüğüm daha var oraya yazıyorum.
3. Blog yazmak için gün içinde bazı şeylerden feragat ediyor muyum?
Bazen iki arada bir derede sayfayı güncellediğim oluyor. Ya da gün ışığında resim çekmek için bir çok zorluğa katlanabiliyorum. Hafta içi çalıştığımdan tariflerimi hafta sonları yapıp resimliyorum. Geceden yaptığım tarifleri ise erken uyanıp işe gitmeden fotoğraflıyorum. Sadece sayfaya yeni bir şeyler eklemek adına tarif denediğim oluyor. İlk zamanlar belki acemilik vardı üzerimde ama artık çok daha kolay oluyor.
4. Blog yazmak benim için eğlenceli bir uğraşken şimdi artan bekleyiş yüzünden zorunlu bir hal almaya başladı mı?
Kesinlikle hayır. Zorunluluk hissetmiyorum. Hatta güncellemeyi geciktirdiğim zaman sorulmayı, merak edilmeyi çok seviyorum.
5. Blog yazmayı daha ne kadar sürdüreceğim?
Sıkı dostluklarım oldu blog sayesinde.Burada olmak beni mutlu ediyor. Her yorumu büyük bir keyif ile okuyorum. Bazen bitse mi artık diye düşünmüyor değilim. Fakat blogum beni mutfağa da bağlıyor. Blog biterse mutfak serüvenimin de biteceğini biliyorum. Hem yeni ve farklı bir şey yapıp da sizlerle paylaşamama fikri daha zor geliyor. Bu nedenle yola devam arkadaşlar. Hem daha hayallerimiz var bizim. Sanaldan gerçeğe yol alma istemi bir bakıma.
Kabul ederse Yeşil Kivi Seçil o güzel tariflerine ara verip bize bu soruları cevaplar mı ki?
Not: Sitemin arayüzünden çok sıkıldım ben. Ama istiyorum ki güzel bir çalışma olsun. Bildiğimiz şablonlardan olmasın ama ne yapacağımı da bilmiyorum. Bu konuda yardım edebilecek biri var mı?
Çarşamba, Ocak 02, 2008
Ceypilgiş
Nasıl yapıldığına gelince;
- Un, tuz, su ve çok az maya ile yumuşak bir hamur yoğrulur. Mayalanmaya bırakılır.
- İçine ise peynirli ya da patetesli bir harç yapılır. Ben soğan, haşlanmış patetes, biraz kaşar peyniri rendesi ve kırmızı biber-tuz ile bir harç yaptım. Bundan sonrakinde soğanı kavurarak koymayı deneyeceğim.
- Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar koparılır.
- Unlu bir zeminde hamur açılır (yaklaşık 15 cm gibi)ve ortasına harçtan konularak hamur kenarlarından toplayarak kapatılır.
- Merdane ile tekrar üzerinden geçilerek inceltilir.
- Yağsız teflon tavada pişirilir.
- Pişen böreklerimizi tabağa alıyoruz ve çatalın ucuna margarin ya da tereyağ koyarak iki tarafını da yağlıyoruz. Yağ konusunda cömert olmanız gerekiyor bu börekler için.
Yeni yılın ilk haftasını güzellikle dolu geçirmeniz dileği ile. Sevgiler.